Hastalıklar

Acı ağız sendromu

Stj. Dr.Sultan Can, Stj.Dr. Çağrı Kasım, Prof.Dr.Ahmet Dobrucalı.

Acı ağız sendromu

Acı ağız sendromu

Acı ağız sendromu veya Yanan ağız sendromu (Burning Mouth Syndrome) ağız mukozasında gözle görülebilir bir lezyon olmadığı halde  dil ve  ağız boşluğunda  ağrı ve/veya  yanma duyumu ile  kendini gösteren bir  durumdur.   Hastalık glossodini,  glossopirozis, glosalji ve stomatodini gibi isimlerle de anılır. Bu sendromda hastalar başta dil olmak üzere damak, yanak ve dişetlerinde  ağrı, acı ve yanma hissi tanımlarlar.  Şikayetler  sabah saatlerinde daha  hafiftir, gün içinde  giderek şiddetlenir ve  genellikle gıda  alımı ile  hafifler. Ağız mukozası  genellikle  normaldir ancak  bazı  hastalarda dilde  çatlaklar  ve  izler  görülebilir (Geografik dil). Bazı  hastalar  ağızda  acı veya metalik  tarza değişik tatlar  hissettiklerini ifade ederler (Fantom tat duyusu).  Bu şikayetler bulantı hissi ile birlikte olabilir.

Yanan ağız sendromu seyrek olmayan  bir sorundur ve yetişkin nüfusun % 1-3 ünü etkilediği tahmin edilmektedir . Hastalık  tipik olarak orta yaşlı ve yaşlı kadınlarda  görülür. Erkeklerde daha  seyrek  rastlanır.  30 yaş öncesi dönemde  nadir görülür. Kadınlarda erkekler göre 5-7  kez  daha sık  rastlanır.  Bazı yayınlarda 50 yaş sonrasındaki kadınların %10 unda,  erkeklerin de %3-4 ünde  yanan ağız sendromu   olabileceği ileri sürülmektedir.  Hastaların  büyük bir çoğunluğu 50-60 yaş arasında bulunan postmenapozal  dönemdeki kadınlardır.
Hastalık  genellikle  yavaş bir  başlangıç gösterir ve  belirtiler  yıllar içinde  şiddetlenir.  Hastaların yaklaşık yarısında başlangıç belirtileriyle  dişlerle ilgili problemler ve yapılan tedavilerle  bağlantı kurulur.  Bu nedenle yanan ağız sendromu olan hastalar öncelikle  bir  diş hekimine veya KBB hastalıkları uzmanına başvururlar. Bu durum tanının gecikmesine ve  çok sayıda gereksiz ve etkisiz  tedavilerin yapılmasına neden olur.
Yanan ağız sendromu bir nöropatik ağrıdır ancak  sebebi  tam olarak bilinmemektedir.  Hastalığın  hemen her zaman  tat alma  duyusunda azalma ile birlikte olması merkez sinir sisteminin  inhibitör (baskılayıcı)  etkisinde bir defekt olduğunu  düşündürmektedir.  Yanan ağız sendromu olan hastalardaki  psikolojik sorunlar  kronik ağrı duyumunun nedeni ya da sonucu olabilirse de  psikolojik değişikliklerin  hastalığın  sebebi olmaktan çok  sonucu olarak ortaya çıktığı  düşünülmektedir.  Bununla birlikte bu hastaların geçmişte  psikatrik tedavi görmüş olma  oranlarının göreceli olarak daha yüksek olduğu da bilinmektedir.  Yanan ağız sendromu tanısı koyulmadan önce  benzer yakınmalara neden olabilecek diğer patolojilerin varlığı uzaklaştırılmalıdır. Yanan ağız sendromuna benzer belirtiler oluşturabilecek olan  ve ayırıcı tanıda düşünülmesi gereken hastalıklar şunlardır;

• Ağız içi enfeksiyonları (Mantar  enfeksiyonları ve viral enfeksiyonlar)
• Dişlerle ilgili sorunlar, dolgu ve protezler
• Tütün (sigara , puro içmek veya  türün çiğnemek) ve alkol içeren ağız  gargaralarının kullanımı
• Sjögren sendromu (Ağız ve gözlerde kuruma ile seyreden bir hastalık)
• Skleroderma ve  romatoid artrit  gibi  romatizmal hastalıklar
• Gastroözofagial  reflü hastalığı
• Bazı ilaçların  (Metronidazol, antidepresanlar, ACE inhibitörleri, kemoterapi  ilaçları vb) kullanımı, radyoterapi
• İyi kontrol edilmeyen şeker hastalığı
• Demir, folik asit, B12 vitamini ve diğer B vitamin eksiklikleri, çinko eksikliği
• Hipotiroidi  (tiroid bezinin az çalışması)
• Nörodejeneratif hastalıklar (Multipl skleroz vb.)
• Psikolojik bozukluklar (Depresyon,  anksiyete, hipokondriyazis vb.)

Teşhis

Hastanın  şikayetlerinin ayrıntılı olarak dinlenmesi  (anamnez) ve benzer belirtilere neden olabilecek, yukarıda  belirtilen diğer hastalıkların araştırılması tanıda en önemli  basamağı oluşturur.  Özellikle ağız yakınmaları olan yaşlılarda organik etiyolojik faktörler  dışlandıktan sonra  yanan ağız  sendromu da  akla gelmelidir. Yanan ağız sendromu varlığını  destekleyici bulgular  şunlardır:

• Ağızda yanma ve/veya  ağrı hissi (Dilde, damakta, dudakta veya dişetinde hissedilebilir)
• Dilde  metalik  ve /veya  acı  tat hissi
• Ağrının gıda alımı ile hafiflemesi
• Şikayetlerin  gün  içinde giderek artması
• Ağız kuruluğu veya ağızda  kuruluk hissi
• Şikayetlerin uzun  zamandan beri (en az  4 ay)  varolması
Yanan ağız sendromu olan hastalar  bir gastroenterolog, diş hekimi ve bir psikiyatri  uzmanı  tarafından  birlikte değerlendirilmelidir.   Belirgin  bir patolojik lezyon  olmadığından tedavi  seçenekleri   sınırlıdır   Organik bir nedenin saptanamadığı  yanan ağız sendromu olgularında uzun dönemli antidepresanlar, benzodiazepinler  ve clonazepam (GABA erjik ilaçlar)   ile birlikte  psikoterapik   yöntemlerin kullanılmasıyla  başarılı sonuçlar elde edilebileceği  bildirilmiştir.
Acı ağız  semptomlarına yol açabilecek ACE inhibitörü vb. ilaçlar kullanan hastalarda bu ilaçların kesilmesi faydalı olabilir. ALA (Alpha lipoic acid) in 600mg/gün dozunda etkili olduğunu bildiren yayınlar mevcuttur. Gabapentin‘in tek başına veya ALA ile kombine edilerek kullanıldığında  hastaların  %50  ve %70 inde iyi sonuç alındığı  bildirilmiştir (plasebo gurubunda %15).   Clonazepam’ın ağızda çözünen formu faydalı olabilir,  tedavinin 2. haftasında hastaların %66 ında, 6. ayında da %30 unda ağrı şiddetinin azaldığı gösterilmiştir  (Clonazepamın 1mg lık tabletleri ağızda 3 dk kadar eritilir ve daha sonra tükürülerek çıkarılır).  Capsaicin (biberdeki acılığı veren etkin madde)  günde 3 kez alındığında hastaların %93 ünde belirgin düzelme sağlayabildiğini  bildiren  çalışmalar yayınlanmıştır.  Depresif hastalarda  antidepresan ve antipsikotik  tedavi kombinasyonları   faydalı olabilir.   Hastanın  psikiatrik  tedavi görme konusundaki isteksizliği, psikotrop ilaçlara karşı olumsuz tutumu ve taburcu olduktan sonra tedaviyi sürdürmeyip ilaçlarını kesmesi gibi etkenler  tedavi başarısını azaltabilir.   Hastalığın ortaya çıkmasına katkıda bulunabilecek   ruhsal etkenlerin  belirlenmesi, hastaların ve hekimlerin bu hastalık hakkında eğitilmesi  ve bilgilendirilmesi   tedaviye  anlamlı katkılar sağlayacaktır. SSRI türü antidepresanlardan paroxetin etkili bulunmuştur.
Sizin için hangi tedavinin uygun olacağına doktorunuz karar verecektir.

KAYNAKLAR

1- Grigoriy EG, Amy T. Burning mouth syndrome. World J Gastroenterol 2013;19(5): 665-672
2-Thoppay JR, De Rossi SS, Ciarrocca KN. Burning mouth syndrome. Dent Clin North Am. 2013;57:497-512

Sorularınız için;
Prof.Dr.Ahmet Dobrucalı
0216 3505372